Network Marketing

   Geçen gün, bir arkadaşım kendisine yapılan  network marketing  teklifinden bahsetti. İnsanların birbirine sürekli anlattığı bir sistem network marketing. Ben de uzun bir araştırma yapıp bu konuyla ilgili bir yazı yazmaya karar verdim. Çünkü genelde bu konuyla ilgili yazılanlar, bu işi pazarlayan insanlar tarafından yazılmış. O yüzden çok objektif olduğunu düşünmüyorum. Yazıda network marketing hakkındaki konuları aydınlatmaya çalışacağım.



    Network marketing'i Türkçeye çevirirsek, ağ pazarlama diyebiliriz. Ayrıca çok katlı pazarlama olarakta bilinir. Bu işin en masum tanımı ise şöyledir: Varsayalım, Süperkalem diye bir kalem şirketi olsun. Bu şirket, ürününü bir süpermarkette satmak istese, ürün son tüketiciye ulaşana kadar araya: Toptancı, nakliyatçı gibi birçok farklı maliyet unsuru girecektir. Ayrıca raflarda diğer benzer ürünlerle de rekabete girecektir.
    Network marketing, tam bu noktada devreye girer. İş ortağı, distribütör gibi adlar verilen insanlarla anlaşılır. Bu iş ortağı, doğrudan ürünü çevresine pazarlayarak, şirketini yukarda saydığım maliyet unsurlarından kurtarır. İş ortağı ise bu satış karşılığında prim elde eder.

   Tabi bu über sistemin kazancı bununla kalmaz. İş ortağı, başka kişileri de sisteme girmeye ikna eder. Bu kişilerin satışından da bir miktar kazanç sağlar. Birnevi kendine ait bir iş gibi sürekli kazancını arttırdığı bir pozisyona sahip olur. Gayet yasal ve kazançlı bir iş gibi gözükmekte.

   Peki gerçekten böyle mi? bu konuya birazdan değineceğim. Başka bir sistemi anlatmak istiyorum. Bu sistem çoğu kişinin de bildiği saadet zinciri, yani piramit sistemi. Ülkemizde de bir dönem çoğu insanın para ve umut bağladığı bir sistem. Günümüzde Türkiye dahil çoğu ülkede yasak olan bu sistemin mantığı basit. Piramiti kuran kişi, sisteme en az iki üye yapar. Üyeler katılım bedeli olarak tepedeki kişiye bir miktar para öderler. Yeni üyelerin de para kazanması için yeni üyeler bulması gerekir. Böylece gittikçe en tepedeki üyeler para kazanırken son eklenen üyeler para kazanmak için üye arayıp durur.

   Bir yerden sonra yeni üye bulunamaz. Para akışı olmadığı için, piramit çöker. Ancak en tepedekiler çoktan ciddi paralar kazanmıştır. Bu bir tür umut satmak ve dolandırıcılıktır. Saadet Zinciri ile network marketing arasındaki yöntem benzerliğini fark etmemek imkansızdır. İyide bunda ne var, benzeyebilir diyebilirsiniz. İşte asıl anlatmak istediğim noktaya gelirsem: Network marketing adı altındaki çoğu iş, saadet zincirinin ortaya bir ürün koyulmuş halidir. Yani esas mesele, yeni insanları iş ortağı olmaya ikna edip, o insanlar üzerinden para  kazanmaktır. Böylece: İnsanlara bak bu, piramit sisteminden, saadet zincirinden tamamen farklı denir. Ayrıca yasadışı olan saadet zinciri, ortaya ürün konularak yasal hale getirilmiş olur.

 

   Neredeyse tüm network marketing işleri bir paravandır.  Altta kalan üyeler genelde kaybetmeye mahkumdur. Bu paravanların en belirgin özelliği, ürünün ederinden çok fazlaya pazarlanmasıdır. Örneğin: 5 TL ederi olan bir kalem, 150 TL ye pazarlanmaya çalışılır. Sisteme girmek için bu tarz bir bedel ödemeniz zorunludur. Yani kalem+ zengilik hayali satılır, burda ürünün önemi neredeyse sıfırdır. Önemli olan yeni üyeler kazandırmaktır. Diğer bir belirgin özelliğide uzun uzun yapılan ısrarlardır. Sisteme girmeniz için uzun uzun ikna edilmeye çalışılırsınız. Çok para kazanacağınız, çok başarılı olucağınız söylenir.

   Network marketing, hakkında bu yazım umarım bir fikir verebilmiştir. Bu sistemi piramit sisteminden benzersiz şekilde kullanan firmalar belki vardır. Ama bu tarz bir işe girerken, o firmayı ciddi bir biçimde araştırmanız gereklidir.